26 Aralık 2011 Pazartesi

Tema: "Bağlanma" Film: "The Royal Tenenbaums"

Bağlanma Teması başlığı altında ilk filmimiz "The Royal Tenenbaums"u izledik. 
Filmin Kısa Künyesine Göz Atalım:
Vizyon tarihi: 22 Mart 2002
Yönetmen: Wes Anderson 
Oyuncular: Gene HackmanGwyneth PaltrowLuke Wilsondevamı...
Orijinal adı: The Royal Tenenbaums 
uzun metrajlı film ABD . Tür: Komedi
Süre: 109 dk Yapım yılı: 2001 
Filmnin kabaca künyesi böyleyken, izleyenler bilirler müzikleri de oldukça ön plandaydı. Mark MothersbaughDee Dee RamoneJoey RamoneJohnny RamoneTommy RamoneErik Satie, Joe Strammer filmnin müziklerini yapanlar.
Ve bence bu filmin en can alıcı noktası görselleri.  Görüntü Yönetmenliğini Robert D. Yeoman yaptığı filmin kurgusu Daniel R. Padget, Dylan Tichenor'a ve Yapım Tasarımı da David Wasco'ya ait.
    Özetle, Royal Tenenbaum ve karısı Etheline’nin üç çocukları vardır: Chas , Richie ve Margot. Ve Çift bir gün ayrılma kararı alır.Oysa o güne dek; Chas çocuk sayılacak yaştayken emlak işine girmiştir ve uluslararası finans dünyasında neler olup bittiğini bilecek düzeydedir. Margot oyun yazmaktadır ve henüz dokuzuncu sınıftayken elli bin USD’lik Braveman Grant ödülünün sahibi olmuştur. Richie teniste küçükler şampiyonudur ve U.S. Nationals finallerini üç yıl üst üste kazanmıştır.Şimdi, genç Tenenbaum’ların tüm bu parlak hayatı üzerinden ihanet, başarısızlık ve felaket dolu 20 yıl geçmiş ve herşeyin sorumlusu olarak kabul edilen kişi, genellikle ailenin babasıdır.The Royal Tenenbaums, bir dahiler ailesinin ve bu ailenin birdenbire, umulmadık şekilde bir kış toplantısı için yeniden biraraya gelmesinin hikayesidir. Detaylı incelemek için knock knock! bir de bu var, knock knock! .

     
     Özellikle obsesif ve melankoliklerin(niyetim filmi sevenleri kategorize etmek değil aksine kendimden hareketle yola çıkıyorum) oldukça sevebileceği tarzda bir filmdi. Avrupa mizahını ve minimalistliğini fazlasıyla içinde barındıran bir film olma özelliğiyle de Hollywood'lu kardeşlerinden ayrılıyor.  Bunun yanı sıra filmin dinamik montajını ve kusursuz görselliğini de unutmamak lazım. Temel olarak sarı tonlarda düşünülen sahnelerde komedi, hüzün, aşk, nefret, ilişkiler, aile içi dinamikler ve bağlanma problemleri yoğun olarak önümüze koyulmuş. Bunun yanı sıra, bu kalabalık oyuncu kadrosunda lokomotif baba Royal gibi görünse de, her karakterine eşit mesafede yaklaşabilmeyi ve her karakterini en az öne çıkardığı kadar, geriye çekmeyi de başarabilmiş, adaletli davranmış bir yönetmenin elinden çıkmış bir film. Böylece yönetmen, her biri dahi(üstün) kabul edilen çocukların içinde bulundukları duruma gelmeden önce neler yaşadıklarını ve buna bağlı hezeyanlarını oldukça absürd-dramatik bir anlatımla pekiştirme yoluna gitmiş, filmi komedi görünümlü bir drama haline getirmiştir. Esasında temelde ince bir hüzün dalgası barındıran The Royal Tenenbaums, mizahına entelektüel kılıflar biçerek, o hüznü absürt biçimde yansıtmayı başarıyor ve bunu filmin görselleriyle (çizgi roman tadında sarı-kahve tonlarda), sofistike senaryosuyla ve sağlam oyuncu kadrosuyla yapıyor. 

    
    Hayatla ve hayata karşı tutumları konusunda yoğun çatışmalar yaşayan Tenenbaum'lar, klasik,ideal çekirdek aile formununun yapısını hemen her sahnede (mekan-dekor, ilişkiler, sırlar, hırs, onay alabilme, aidiyet, cezalandırma vb.) yoğunlukla izleyiciye sorgulatıyorlar. Royal ve Eitheline Tenenbaum çiftinin oğulları Chas ve Richie Tenenbaum'a ek olarak bir de ailenin evlatlık kızı Margot Helen Tenenbaum'dan oluşan Tenenbaum Ailesi, görünürde varlıklı, entelektüel ancak temelde Royal Tenenbaum'un kişilik yapısından hareketle oldukça ukala bir aile tablosu çiziyorlar. Karakterlerin çocukluktan beri giydiği kıyafetlerin aynı oluşu da, benzeri sıkıntıları kişilik özelliklerine paralel, saplantılı ve grandiyöz ruh hallerine atfedilmiş kıymetli bir detay özelliği taşıyor.
*Chas: Daha çocukluk günlerinden itibaren borsada hisse senedi piyasasını takip etmektedir ve hırslı bir iş adamına dönüşmüştür. Eşini bir ihmal sonucu kaybeden ve iki oğluyla hayatta kalan Chas, bir çeşit acil durumlarda hayatta kalma ve akut müdehale obsesifi olmuştur. Takıntılı-zorlantılı davranış bozukluğu ( bilgi için lütfen knock kncok! ) olan Chas, babasıyla arasındaki uçurumu film boyunca en çok dışa vuran karakter olmuş, çocuklarına olan saplantılı düşkünlüğü onu  babasıyla özdeşleşmekten alıkoyamamış, aksine babasının işlerinin komutasını devralıp bir anlamda iktidarını eline geçirmiştir. Ancak zirvedeki varlığı, takıntıları yüzünden ofisini ve çocuklarını annesinin evine taşımaya karar verinceye dek sürecektir.


*Richie: Royal Tenenbaum'un gözdesi. Genç yaşta tenis şampiyonu olmuştur ve üç sene ard arda ulusal kupayı (U.S. Nationals) kazanmıştır. Ancak evlatlık kız kardeşi Margot'a fena halde aşık olan Richie'nin zirveden dibe vuruşu ve kariyerinin bitişi sahnesi, ise Margot'un kocasıyla tenis maçını izlemeye geldiği ve Richie'nin bunu sinevizyondan gördüğü sahne olacaktır. Film boyunca baba Royal Tenenbaum'un ilişkisi en sağlıklı çocuğu Richie gibi görünse de, Richie grandiyöz hezeyanlara sahip, aidiyetten nasibini almamış(gerekli olup olmadığı görece) ve Margot'a duyduğu aşk yüzünden moral sorgulamarı (kız kardeşe aşk-ensest) ile esasında arayışı en derin olan karakterdir. Narsistik özelliklerine ithafen, bir aynanın karşısında, Margot için intihar ettiği sahne oldukça kıymetli bir sahnedir.
*Margot: Royal Tenenbaum'un her bulduğu fırsatta evlatlık kızı olduğunu vurguladığı çocuğudur. Margot, tiyatro yazarıdır ve henüz dokuzuncu sınıftayken yazdığı ve evlatlık olduğu Tenenbaum'ları anlatan oyunu ile binlerce dolarlık Braveman Grant ödülünün sahibi olmuştur. Margot histerik, asi, kötü, kaka çocuk, her hangi uç bir durumu,olayı deneyimlemelere doymamış bir karakter. 12 yaşından beri sigara içiyor ve ailesinden kimse bunu bilmiyor. Margot da Richie'ye aşık ancak sosyal normlar ve kurallar Margot'nun da Richie'ye giden tüm yollarını kapatıyor. Öyle ki Margot'un tüm histerik eğilimleri ve borderline kişilik özellikleri(bilgi için knock knock! ) gösteren halleri, Richie'ye duyduğu aşkı bastırmaya çalışmaktan ve derin çocukluk deneyimlerinden geliyor. 
*Elijah: "I always wanted to be a Tenenbaum." cümlesiyle bence bu filmin kafalarda oluşan en büyük boşluğunu dolduran ve mükemmel denilebilecek düzeyde pek çok soruyu cevaplayan karakterdir. Çünkü Elijah'in Chas, Richie ve Margot gibi doğuştan gelen yetenekleri yoktur. Elijah disiplini çalışması ve hırsı sayesinde çok çabalayarak yükselmiş, akademik saygınlığa kavuşmuş, bir çok popüler kitap yazmış, yine de tüm entelektüel birikimine karşın Margot'un gözünde Richie'nin tahtına oturamamış, bir madde bağımlısıdır.
Royal ve Eithelin Tenenbaum, temelden sıkıntılı ilişkilerini çocuklarının etrafında yoğunlaştır(ama)mışlar, tamir edilmesi güç güvensizlikleriyle bu olumsuzluğu pekiştirmişlerdir. Royal Tenenbaum çocuklarının ve karısının girdiği çıkılması güç yoldan onları döndürmek için kendince kurnaz sayılabilecek bir takım akıl oyunlarına girişir. Yıllar önce terk ettiği Eithelin'in kendisinden boşanıp başka bir erkekle evlenme kararı ise planlarını devreye sokabilmek için en büyük tetikleyicisi olmuş ve Tenenbaum kraliyetini yeniden toparlamanın sıkıntısı içine girmiştir. Sırasıyla çocuklarının kalbini kazanıp eve yeniden dönebilmenin hayaliyle, bir dizi aksilikler silsilesine neden olan Royal Tenenbaum'u canlandıran Gene Hackman (hemen knock knock! ), ve Royal'ın evden gidişiyle Tenenbaum kraliyetini devralan eşi Eithelin Tenenbaum(hemen knock knock! ) ise çocuklarına ve hayatındaki tüm insanlara mesafeli duran nevrotik anne rolüyle kusursuz performanslar sergilemişler. 

Ps: Bağlanma Kuramıyla ilgili detayları önceden okuyanlar bilirler (ama yine de kısa bir not: knock knock! ), çocukluk yaşantılarında bağlanma modellerindeki eksikliklere, yani anneyle ya da bakım veren kişiyle kurulan güven ilişkisinin, kişinin yetişkinlik hayatına projeksiyonlarına  (anneyle kurulan ilişkinin yetişkinlik hayatımızda kurduğumuz tüm aşk, evlilik, arkadaşlık ve iş ilişkilerinin prototipi oluşu) az çok karakterler üzerinden değinmeye çalıştım. Filmde kuramla ilgili atladığım detayları da aklıma geldikçe de posta eklemeye çalışırım. Sıklıkla görüşmek üzere, şimdilik çaw!



Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...